OTİZM TEDAVİSİNDE
AİLENİN ROLÜ
Otizm,
tedavide hekim ve aileyi oldukça uğraştıran bir hastalıktır. Ailenin tedaviye
aktif katkısıyla sabırlı ve özverili çabaları sayesinde çocuğun kapalı dünyasın
girmek
mümkün olabilir. Otizm tedavisi hayatın her alanında devam etmelidir.
Bu nedenle
ailenin tedavi ekibi ile çok iyi işbirliği yapması ve evde de
tedavi
programını yürütmesi gerekir. Ancak ailenin hastalığın sonucu hakkında
kara msar ve
inançsız olması tedavinin gidişini olumsuz yönde etkiler. Aile çabalarının sonuçsuz
kalacağı gibi bir önyargı ve umutsuzlukla tedaviye başlarsa sonuç almak mümkün
olmaz. Şurası unutulmamalıdır ki, tüm çabalarımıza karşın olumlu yönde ilerleme
gözlenmeyen olgular da vardır. Bu nedenle tedavinin başarısız kaldığı
durumlarda ailenin
suçluluk
duygusuna kapılmaması gerekir.
Asıl
üzerinde durulan tedavi yaklaşımları davranış programları ve eğitimdir. Amaç
önce Çocuğu içinde bulunduğu otistik durumdan çıkarıp, ilişki kurabilmesini ve
sosyalleşmesini sağlamaktır. Daha sonra zeka düzeyine göre, konuşmadan okumaya
kadar geniş bir yelpaze içinde eğitim planlanır. Bütün bu gayretler çocuğun
çevreye olan uyumunu sağlamaya yöneliktir. Bu programların yetkili ve ehliyetli
insanların katkısıyla sürdürülmesi gerekir. Kısa vadede sonuç beklemek hayalcilik
olur.
Zeka düzeyi
düşük ya da konuşmasında belirgin gerilik olan çocukların tedaviden yararlanma
olasılıkları oldukça azdır. Otistik çocukların ancak %10’u ileride başkalarına
muhtaç olmadan hayatlarını sürdürebilirken, büyük kısmı bağımsız yaşayamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder